Akören Köyü

gıygaştu           aralık bırakmak              'kapıyı gıygaştu'

çitibakraçı   Küçük kova (yazım kuralı nasıldır çiti bakraçımı yoksa oda bizim orada kaynaşıp çitibakraçı olmuşmudur bilmem)

Çiti: Eskiler bulaşık deterjanı olduğunu bilirler işte resmi:

düğürşu:dünür

kancık ibi: dişi hindi

ondan kelli: ondan sonra

çon: (afedersiniz) kaba et :)

(Bir de "gade" kelimesi "yenge" demek diye biliyorum ben)

Daha çok kelime var da ananemle bi konuşayım da hatırlayıp yazarım :)

Bir de ananem çok kızdığı birine beddua edecek olunca "mezerlikte depesi üstü gelesi" diyor bu köye özgü bir deyim mi ananeme özgü mü bilemedim :))

Yemekleri nasil unutursunuz:

Bandurma, gaygana, çıraklar çöreği, cövüzlü çörek, papara, gözleme,  aş,mihlama......of pisiren  olsada yesek!

Hic sevemedigim yemekde malak(a)dir.

Hayvanlar isimleri: Köycükuşu, Yağlikus, Tarakci, Toyhasan, Evelik, Alakarga, Cırnık, Sarısandal, Çamçakal, Misirci, Göde ve

Gökyeşil: (Cocukken cok zehirli oldugunu inandigimiz ve gordugumuzde ejderha gormus gibi kactigimiz kertelekeleden buyuk Iguana familyasindan gelen yesil renkli zararsiz bir surungen

Bugun akilima gelenler:

upruk=ibrik

güğüm=Su taşımaya yarayan bir çesit kulplu madeni kap

arduç= Bodur iğne yaparklı ağaç

melhe=çamur

ahlat=armut

Göksulu=Çok tatli ve yumuşak sarımsı armut (rahmetli Gürüzün Mehmet abinin bahcesinde vardır).

beygir=at

po= beyaz uzun pamuklu başörtüsü

yazma=beyaz uzun pamuklu başörtüsü

herek=bahcelerde aşlakları baglamaya yarayan sırık (ayrıca büyüklük ifadesinde kullanılır, herek gibi balık tuttum!)

anadut=üçlü kollu olup ekini tutup atmaya yarayan bir alet

yaba= düvenle kesilen ekini havaya fırlatmaya yarar, havaya atılan ekin rüzgar sayesinde başaktan ayrılır,buğday bir yere ekin bir baska yere toplanır. Buğdaydan ayrılan ekin hayvanlar için saman olur.

düven= ya kömüşle yada katırla çekilir, vazifesi altındaki keskin taşlarla  ekini küçük parçalara bölmektir.

(üstünde durmaya bayıldığım ama tasla hayvanın fışkısını tutmadiğim tahtadan bir harman aleti)

karaçalı= Dikenli telin orjinali, bağ duvarlarına hayvan veya insan (hırsız) girmesin diye konulur, çok kiymetlidir.

düve= yetişkin ve bakire inek yavrusu :)

kömüş= manda (en büyük kömüşler Moloğgilindi)

götürge=adından anlaşıldığı gibi dikdortgen şeklinde küçük bir oturak

Çötüre=sanırım çam ağacından yapılan ve suyu soğuk tutan bir ağaçdan kap

Çetlemük=çitlenbik ağacı

aşlak= fide

akçaaba= her Akverenli  çocugun içtiği  çalıdan sigara:) yapılarda bulunur, en kıymetlisi Hayamagililin arka bahcesinde kuyunun arkasındaki duvarda ve Uludere'deki  Çavusgilin bağında olur.

eooovv= heeey....gibi bir çağrı  nidası ...sadece erkekler kullanır.

eyvo=evinonu

bunar başı : çeşme önü         (bunardan bi su getüde içek)

çekürge : çekirge                  (balığı çekürgeyinen mi tutuyoğuz)

oyma : raf                            (misafirlere oymadan kolonya dutuve)

şaşumuş : şaşırmış                (bakma öle şaşumuş şaşumuş)

abucası : amcası                    (gel bakıyın abucasının bi öpiyin)

çevürgeç : yufka ekmeği yaparken ekmeği çevirmeye yarayan yassı tahta

(çevürgeci getürüve ekmekle yandı)

gıddadacuk : bir çimdiklik ölçü birimi  (gıddadacuk tuz katıve)

avlu : evin giriş kısmı ( evin giriş kısmı)    (getüdüysen avluya bırakıve)

çardak : evin odalara açılan  hol (geniş) kısmı  (yemeyi çardakta yiyiverelim)

anih nediyin : eyvah napıyım  (anih nediyin uşaak)

:DDD süper bişiy farklı bir  aksan bilmek:DD

gerçi çoğu farklı kelimeler bulunmuş.

üretmesi zor oluyo

saçayak=üç bacaklı demirden imal edilen ateş üzerinde üstüne kap kacak koyulur

bişleheç=yufkayı ekmeğini saç üzerinde çevirmeye yarayan tahta

çevürgeç in diyer ismi yada asıl ismi olarak  BİŞLEHEÇ oldugunu öğrendim bilgilerinize

kara habarı gelesi=kötü haberin gelsin

işlik=pamuklu yelek

ark=su yolu

çatma=tahtadan yapılan su kanalı

badılcan=patlıcan

kelem=beyaz lahana

alma=elma

örük=erik

pakla=fasulye    

madam almaya = canım istemiyor           (oğlanım böğün hiçbişeyi madam almaya)

böğün              = bugün

cinim gızıya      = sinirleniyorum              (şu gazuğa çok cinim gızıya)

gazuk              = kazık

guvenmek        = sevinmek                     (oğlan olunca guvendin mi?)

gidişmek          = kaşınmak                    

günülemek       = kıskanmak                    (bu uşak gardaşını günüleya)

uşak                = çocuk

maniye            = domates

domuz gibi       = sapasağlam                  (hastayım deyoğ ama dün doğuz gibiydin)

affınıza sığınarak bir düzeltme yapmak istiyorum."gıddadacuk" yerine "cıggadacuk" yazarsanız daha doğru olur sanırım.

süper walla bizim koyde neymis::::::.

Ani, ani : Şaşkınlık belirten ünlem

Maniye : Domates

Arey: : Hayret, şaşkınlık

Nemelam : Neme lazım

Abudungazı : Kendine sahip olmayan

Nanca : Ne kadar

Ameden : Aniden

Sırtarmak : Karşı Gelmek

Beşaret : Sevimsiz

Şırfıntı : Edepsiz

Bihamla : Hemen

Vov vov : Hayali Yaratık

Çezinmek : Oyalanmak

Yılçaruk : Yılışık

Eşgare : Göz göre göre, alenen

Yunma : Yıkanma

Husa Çekmek : Merak Etmek

Zaaretmez : önemsiz, zarar etmez

Eflani günü : Pazartesi günü

Gutnu : Çizgili Pazen

Gebedek : Şişko

Örüsger : Rüzgar

Kuskuç : Saç Tokası

Kapela : Gömlek

Heleba : Şuna bak

Eccük : Az

Kümpür : Patates

Yokaekmek : Yufka

Coruk : Hindi

Bıldır : Geçen Yıl

Buruş : Erik Kurusu

Bocuk : Su testisi

Güdek : Çoban

yalamuk: çam sıvısı yapışkan

Hayret Hayrat

Tehlike Talike

ibrahim iprehem

Kiz Giyz

Ceviz Çöğüz

Hindi ibi

Güzel   Gözel

Hükümet   Hökümet

Delik Dölük

Rüya Ürya

dadul  :    pekmez karıştırıcı

şapşuka : pekmezin üstünden köpüğü almak için kullanılan süzgeç

bişleyeç: yufka ekmeği saç üstünde çevirmeye yarayan kürek

nacak: ağzı eğri bıçak

mintan: ceket

şıfrıntı: şırfıntı

cıfıt: cıvık

aklıma geldikçe gönderirim